Çetin, anket sonuçlarıyla ilgili bilgi verirken şu açıklamaları yaptı:
“Düzenlediğimiz anketle Antalya’da ticaretin fotoğrafını çekerken, resmi ortaya koyacak bir dağılımı öngördük. İlk sırada market ve gıda satan iş yerleri, ikinci sırada yeme-içme sektörü, üçüncü sırada giyim gelmekte. İşyerlerinin yüzde 92’si kirada, yüzde 8’i mülk sahibi. Kiracı oranında önceki yıllara göre artış var. İşyerlerinin yüzde 71’i tek işletme, yüzde 11’i bayi, diğerleri şube. Önceki yıla göre tek işletmeler azalırken özellikle bayi oranı artmış. İşletmelerin yüzde 76’sında ortaklık yok, yüzde 24’ü ise ortaklı. Sektörde faaliyet yılı 3 yıldan az olan işyeri sayısı sert bir düşüşle yüzde 17’ye gerilemiş. 2016 krizi kent merkezine yeni şirketlerin girişini yavaşlatmış. Turizm sektöründen doğrudan ve dolaylı olarak etkilendiğini beyan eden işyeri oranı yüzde 88’e çıkmış.”
Bu tablo, Antalya’nın turizme bağlı yapısının bu sektörde kriz yaşanırken ne denli etkilendiğini ortaya koyuyor. Kentlerin sektörel yapısının fotoğrafının bu tür anketlerle sürekli izlenmesi, muhtemel sektörel olumsuzlukların önceden hissedilerek pro-aktif davranılarak önlemler alınmasını sağlayacaktır.
2016 krizi sırasında Antalya için, 20 yılın en zor döneminin yaşandığı turizm sektörü, Çetin'in ifadesine göre, 10 yıl gerileyerek 2006 yılı değerlerine inmiş. 2017 yılında ise toparlanarak Türkiye ekonomisine göre daha iyi performans göstermiş.
YORUMLAR