ERTMS DÜNYA KONFERANSI İSTANBUL DA BAŞLADI

ERTMS DÜNYA KONFERANSI İSTANBUL DA BAŞLADI

ERTMS DÜNYA KONFERANSI İSTANBUL DA BAŞLADI
04 Nisan 2014 - 19:56

Uluslararası Demiryolları Birliği (UIC), 11. Avrupa Demiryolu Trafik Yönetim Sistemi (ERTMS) Dünya Konferansı, 2 Nisan 2014 tarihinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’ın katılımıyla başladı.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan konferans açılış konuşmasında, Türk demiryolu idaresiyle sıcak işbirliğini bu konferansla taçlandıran UIC'i kutlayarak, 38 ülkeden demiryolu idarecisi ve tedarikçisi sıfatıyla konferansa katılan konuklara teşekkür etti.

Demiryolu ulaşımının zamandan tasarruf ederek hızlı, güvenli ve düşük maliyetli taşımacılık özellikleriyle büyük avantajlar sağladığını vurgulayan Elvan, 20. yüzyılın başında modernleşmenin en önemli araçlarından birinin de yine demiryolu ulaşımı olduğuna işaret etti.

Özellikle sınırlar ötesi ticaretin artırılmasıyla birlikte demiryolu ulaşımının küresel ölçekte bir ulaşım modu olarak kullanılmaya başlandığını anlatan Elvan, çevre-insan ilişkisi, daha az arazi kullanımı, kaynakların sürdürülebilir alanlara kaydırılmasının da demiryolunu ayrıcalıklı kıldığını belirtti.

Uluslararası sürdürülebilir bir taşımacılık politikasının her ulaşım modunun gelişmesini ve aralarındaki uyumu zorunlu hale getirdiğine dikkati çeken Elvan, bu açıdan bu konferansın ülke ve bölge demiryolu koridorlarının açılarak trafik güvenliğinin sağlanması, ortak standartlarda buluşma ve uygulamada birlik açısından önem arz ettiğini söyledi.

"Demiryolu ağının tamamına yakını Türkiye'de üretilen raylarla yenilendi"

Ülke olarak özellikle son 12 yıllık süreçte demiryolunu devlet politikası olarak diğer ulaşım modlarıyla birlikte gerçekleştirdiklerini belirten Elvan, modlar arası uyumu da ayrıca bir politika olarak ele aldıklarını ve bu yönde projeler geliştirdiklerini ifade etti.

Bu dönemde hızlı tren ağını kurduklarını ve ülkenin dört bir yanına ulaştırmaya başladıklarını anlatan Elvan şunları söyledi:

"Modern Demir İpek Yolu'nun önemli ayaklarından biri olan Marmaray'ı açarak denizin altından iki kıtayı birleştirdik. Türkiye'de demiryolu endüstrisinin oluşması için çok önemli adımlar attık. Demiryolu sektörünü serbestleştirecek yasal düzenlemeleri hayata geçirdik. Bunların yanında Avrupa Birliği (AB) demiryoluyla ulusal demiryolunu entegre edecek mevzuatı oluşturduk. İşte bu dönemde UIC ve Avrupa demiryolu kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde bu tür organizasyonlarda bir araya gelmemiz hem Türkiye, hem Avrupa hem de bölge ülkeleri açısından büyük önem arzetmektedir. Bu bağlamda Türkiye doğal koridor işlevi görmekte, adil ve sürdürülebilir bir ulaşım ortaklığının etkin taraflarından biri olmaktadır."

Bakan Elvan, Türk demiryollarının son yıllarda geliştirdiği ve uyguladığı projelerle demiryolu ulaşım standartlarını oldukça yükselttiğini belirterek, bunun yanında Türkiye'de yeni hızlı ve konvansiyonel demiryolu hatları yapıldığını ve demiryolu sektörünü canlandıracak uygulama ve adımların da eş zamanlı olarak atıldığını söyledi.

Demiryolu ağının tamamına yakınının Türkiye'de üretilen raylarla yenilendiğini ve altyapısının yüksek standartlı hale getirildiğini vurgulayan Elvan, Türkiye'de ulusal demiryolu ağının geliştirilmesinin demiryolu özel sektörünün oluşmasına da ivme kazandırdığını kaydederek, “Ankara-Eskişehir, Ankara-Konya, Konya-Eskişehir yüksek hızlı tren hatlarının işletmeye açılmış, Türkiye dünyada yüksek hızlı tren işleticisi ülkeler liginde yer almıştır. İstanbul-Ankara yüksek hızlı demiryolunun, İstanbul-Eskişehir kesimi de tamamlanmış, test ve sertifikasyon çalışmaları devam etmektedir. Şu anda yapımı devam eden yüksek hızlı ve hızlı demiryolu projeleri de kısa vadede tamamlanacak ve yaklaşık 40 milyonluk bir nüfus doğrudan yüksek hızlı tren ulaşımına erişmiş olacaktır" diye konuştu.

Bölgesel ve kıtalar arası ölçekte gerçekleşen büyük demiryolu projelerinden birinin de Marmaray olduğunu belirten Elvan, "Marmaray ile sadece İstanbul'un iki yakası birleştirilmekle kalmamış, Uzak Asya'dan Batı Avrupa'ya uzanan modern İpek Demiryolu'nun en önemli halkalarından biri, İstanbul Boğazı'nın 62 metre altında bir mühendislik harikası olarak inşa edilmiştir. Marmaray sadece Türkiye'nin bir kazanımı değil, İpek Demiryolu güzergahındaki tüm ülkelerin kazanımıdır. İpek Demiryolu'nun diğer önemli halkası olan Bakü-Tiflis-Kars demiryolunun ise inşası devam etmektedir." ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan, Avrupa, Orta Doğu ve Asya ülkelerine blok yük treni koridorları oluşturulduğunu dile getiren Elvan, şöyle devam etti:

"Avrupa'nın Orta Doğu'ya, Kuzey Afrika'ya ve Orta Asya'ya demiryolu yük koridorlarıyla bağlanması bu açıdan Avrupa için önem arz etmektedir. Türkiye'nin yük yoğun bölgelerine inşa edilen ve edilmekte olan lojistik merkezlerle yük taşımacılığı ve kombine taşımacılık da ayrıca teşvik edilmektedir. Aynı zamanda üretim merkezleri ve organize sanayi bölgeleri de demiryolu hatlarıyla ulusal ağlara bağlanmıştır ve bağlanmaktadır.

Örneğin, Manisa'dan bir tren Almanya'ya, Orta Doğu'dan Akdeniz kıyısındaki Mersin'e gelen bir yük ise Karadeniz kıyısındaki Samsun'dan tren feri bağlantısıyla Kavkaz'a, oradan da Rusya'nın içlerine kadar ulaşmaktadır. Yahut Avrupa'dan gelen bir yük, blok trenlerle Pakistan'a kadar gidebilmektedir. Bütün bu coğrafya içerisindeki demiryolu yatırımları, yük taşımaları, kombine taşımacılık örnekleri, AB ile demiryolu bağlamındaki ilişkilerimizin daha da güçlenmesi ve işbirliğimizin artmasını kaçınılmaz kılmaktadır."

Bu büyük fotoğrafa bakıldığında bugün açılışında bulundukları konferansın ne kadar önemli olduğunun anlaşıldığını ifade eden Elvan, konferanstan çıkacak sonuçların demiryolu sektörüne ve ülkelerin birlikteliğine önemli katkılar sağlayacağına inandığını da sözlerine ekledi.

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ise açılış konuşmasında: “2004 yılında hazırlanan Hükümetimizin ulaştırma ana plan stratejisinde demiryolları, diğer ulaşım modlarıyla entegre bir şekilde, öncelikli olarak geliştirilmesi gereken bir sektör olarak ele alınmıştır. Demiryollarının öncelikli sektör olarak ele alınması, Türkiye’nin bölgesel ve kıtalar arası konumuyla da yakından ilgilidir. Doğal bir köprü konumunda bulunan Türkiye, bu işlevini güçlendirmek, Asya-Avrupa kesintisiz demiryolu koridorunu oluşturmak, Modern İpek Demiryolunu hayata geçirmek için hedeflerini belirlemiş, bu hedeflere uygun projelerini hazırlamış ve bu projeleri hayata geçirmeye başlamıştır” dedi.

Karaman konuşmasında, “Türkiye hayata geçirdiği Marmaray, yapımı devam eden Baku-Tiflis-Kars, yine yapımı devam eden Üçüncü Köprü Demiryolu Geçişi projeleriyle makro anlamda kıtalar arası demiryolu entegrasyonunu sağlamaktadır. Bu büyük projeler, oluşturulmakta olan Batı-Doğu yüksek hızlı tren, Batı-Güney hızlı ve yüksek hızlı tren koridorlarıyla, Ortadoğu da Avrupa’ya bağlanacaktır.

Ankara-Eskişehir, Ankara-Konya, Konya-Eskişehir hatlarının işletmeye açılmasından sonra, İstanbul-Eskişehir yüksek hızlı tren hattının da yapımı tamamlanmıştır. Test ve sertifikasyon çalışmaları tamamlandıktan sonra bu yıl içerisinde işletmeye açılacaktır.

Diğer taraftan, Bursa, Ankara-İzmir, Ankara-Sivas yüksek hızlı tren hatları ile, Konya-Karaman hızlı tren hattının yapımı devam etmektedir. Bu hatların uzunluğu 2160 kilometredir. Sivas-Erzincan’ın yapım ihalesi yapılmıştır; Karaman-Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep-Şanlıurfa-Mardin-Sınır güney hızlı tren hattının proje süreçleri devam etmektedir.

2023 yılına kadar, önümüzdeki 9 yıl içerisinde, 3500 kilometre yüksek hızlı, 8500 kilometre hızlı ve 1000 kilometre konvansiyonel yeni demiryolu yapılarak işletmeye açılması hedeflerimiz arasındadır.

Bu projelerle eş zamanlı olarak, ağırlıklı olarak kamu-özel sektör ve yabancı yatırımcı ortaklığıyla yerli demiryolu endüstrisi oluşturulmuştur. Bu bağlamda, Türkiye, İstanbul Teknik Üniversitesi, TÜBİTAK ve TCDD işbirliğiyle kendi ulusal sinyal projesini gerçekleştirmiş ve uygulamaya almıştır. Ulusal sinyal sistemimiz Avrupa Sinyal ağıyla entegre olacak şekilde yaygınlaştırılmaktadır.

Diğer taraftan, yaklaşık 8 bin kilometre sinyalsiz konvansiyonel demiryolunun 2023 yılına kadar sinyalli hale getirilmesi hedeflenmiştir. Yine aynı şekilde, 2627 kilometrelik konvansiyonel demiryolunun sinyal inşası, 2400 kilometrelik demiryolunda ise elektrifikasyon çalışması sürmektedir. Yeni yapılan hatlar ile sinyalli ve elektrikli hale getirilen hatlar; ayrıca burada işletilen araçlar Avrupa Birliği standartlarındadır. Bütün bunlar dikkate alındığında ERTMS Konferansının Türkiye’de yapılması sadece Türkiye açısından değil, Avrupa ülkeleri ve bölge ülkeler açısından da büyük arz etmektedir” dedi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan ve protokol üyelerinin katılımıyla konferans kapsamında düzenlenen fuarın açılışı gerçekleştirildi. Açılış sonrası Bakan Elvan ve beraberindekiler stantları gezerek demiryolu ulaşımına ilişkin projeler ve uygulamalar hakkında bilgi aldı.

UIC ERTMS Dünya Konferansı her iki yılda bir düzenleniyor. 2007 yılında Bern İsviçre’de, 2009 yılında Malaga İspanya’da, 10. konferans ise Nisan 2012 tarihinde Stockholm İsveç’te gerçekleştirildi. ERTMS Konferansı’nın 11'incisinin UIC’nin teklifi üzerine İstanbul’da yapılmasına karar verildi. 2-3 Nisan 2014 tarihleri arasında İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen konferansa tüm dünyadan 800 katılımcı geldi.

Ev sahipliğini UIC Genel Müdürü Jean-Pierre LOUBINOUX ve TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ın yaptığı konferansa ERA(Avrupa Demiryolu Ajansı) Genel Müdürü Marcel VERSLYPE, UNIFE(Avrupa Demiryolu Endüstricileri Birliği) Genel Müdürü Philippe CİTROEN, CER(Avrupa Demiryolu ve Altyapı Şirketleri Topluluğu) Genel Müdürü Libor LOCHMAN, Belçika Altyapı Genel Müdürü ve EIM (Avrupa Altyapı Yöneticileri Birliği) Başkan Yardımcısı Luc LALLEMAND, GSMR Endüstri Grubu Genel Başkanı Kari KAPSCH, Demiryolu Düzenleme Genel Müdürü Erol ÇITAK ve 38 ülke demiryolu idarelerinden yöneticiler katılıyor.

ERTMS konusundaki Türk ve Avrupa tecrübesinin paylaşılacağı UIC ERTMS Dünya Konferansı kapsamında 2-3 Nisan 2014 tarihlerinde çeşitli oturumlar gerçekleştirilecek.

YORUMLAR

  • 0 Yorum